Görme engelinin olması yani körlük insan hayatını aşırı derecede olumsuz yönde etkileyen tehlikeli bir durumdur. Pek çok hastanın tedavi olmadığı için ya da akraba evliliği nedeni ile kör olduğu yaygın nedenler arasındadır. Göz ile ilgili hastalıklar hafife alınmayacak kadar çok önemlidir. Göz sağlığına dikkat etmek, kör olmanın da önüne geçmektedir.
1- Körlüğün pek çok nedeni kalıtımsaldır. Ailede birinci derece yakında, körlük ve görme engelliği varsa bu genlerle çocuklara atlayabilir. Gebelikte yapılan hassas testlerle, bu durum tespit edilebilir hatta hamilelik sonlandırılabilir.
2- Ayrıca yakın akraba evliliklerinde çocuklarda bu tarz hastalıklar oluşabilir. Amca, teyze, hala, dayı çocuklarının evlenmesi ile oluşabilen bir durumdur. Ülkemizde çok fazla yaygın akraba evliliği kaynaklı kör insan bulunmaktadır.
3- Doğumdan hemen sonra bebeğin emzirilmesi istenilir. Annenin sütü yoksa bebeğe şekerli su verilir. Bunun nedeni, bebeğin kan şekerinin düşmesini engellemektir. Bebeğin kan şekeri düşerse, zeka, beceri, hareket bozukluğunun yanında körlük de gelişebilir. Bebek doğum sonrası asla aç kalmamalıdır.
4- Bebeğin doğumu sırasında uzun süre oksijensiz kalmış olabilir. Bu durumdan en fazla beyin etkilenir. Zeka ve beceride zayıflama hatta körlük oluşabilir. Bebeğin tam teşekküllü profesyonel ve yeni doğan ünitesi olan bir hastanede doğması ve doğum sonrası oksijen alması bu nedenle çok önemlidir.
5- Tüp bebek tedavisinde bebekler erken doğabilir. Bunun nedeni, annenin yaşının geçmiş olması ya da rahatsızlıkları (şeker vs.), anne karnına 2-3 embriyo yerleştirilmesi olabilir. Erken doğumun en büyük riski, organ gelişiminde olan eksiklikler ve düşük doğum olma olasılığıdır. Bu tür bebeklerde körlük gelişebilir. Doğum sonrası, göz hastalıkları olan bebeklerde erken tanı ile bazı göz hastalıkları tedavi edilebilmektedir.
6- Yeni doğan bazı bebeklerde hipermetropluk, şaşılık, katarakt ve kapak düşüklüğü olmuş olabilir. Bu tarz hastalıkların hemen tedavisine başlanmalıdır. Çünkü tedavi edilmeyen gözler, zamanla tembelleşir ve kalıcı kusur haline gelebilir. Tek gözde bile oluşan tembellik çok önemlidir. İki göz birden görmediğinde, çocuk derinlik duygusunu geliştiremez ve kalıcı denge sorunları ile kazalar oluşur. Bu nedenle, göz sorunlarında vakit kaybetmeden hemen göz doktoruna gidilmelidir.
7- Çocuklarda oluşan kazalar, başını bir yere çarpma, düşme ve kafaya alınan darbeler göz sinirlerini etkileyebilir. Göz siniri hasarı ciddi sorunlar yaratabilir. Bu nedenle, kazalara karşı evde, arabada ve dışarıda mutlaka önlemler alınmalıdır.
8- Hazır gıdalar, cipsler, yağlı ve tuzlu yiyecekler yağlanmayı arttırır. Organların çevresinde biriken yağlar, organa kan akımında aksaklıklar yaratır. Bu durumda beyinde sıvı birikimi olabilir. Bu birikim, göz sinirlerine baskı yaparak körlüğe bile neden olabilir. Bu nedenle, bebeklik ve çocuklukta oluşan obezite kontrol altına alınmalıdır.
9- Glokom yani göz tansiyonu sinsice ilerler ve bir anda yükselebilir. İlerlediğinde hastada körlük oluşabilir. Glokom aile içinde olmasa bile, en az 2 yılda bir defa göz tansiyonu ölçümlenmelidir. Normal tansiyonu yüksek olanlar, diyabet ve kortizonlu göz ilacı kullananlarda glokom riski çok daha yüksektir.
10- Şeker hastalığı kaynaklı göz hasarı artık hepimizin bildiği bir hastalıktır. Şeker hastalığı tanısı koyulduğunda hemen göz muayenesi yapılmalıdır. Tip 1 şekeri olanlar senede 2 defa, tip 2 şeker hastalarıysa her yıl göz muayenesi yaptırmalıdır.
11- Yüksek tansiyonda tıpkı şeker hastalığı etkisini yapar. Yüksek tansiyonu olanların damarlarında harabiyet olabilir. Bu durumda da körlük oluşabilir. Gözde körlük olmaması için tansiyon mutlaka dengeye sokulmalıdır.
Bu yazı tavsiyeediyorum.com/makale_2368.htm kaynak alınarak özgün olarak oluşturulmuştur.
