Düşük, hamileliğin 20’inci haftasından önce kendiliğinden sonlanan gebeliklerdir. Oldukça yaygın görülen bir durum olan düşük yapma vakalarının birçoğu genellikle gebeliğin ilk üç haftasında yaşanmaktadır. İlk dönemlerde yaşanan düşük, kadınlar tarafından bazen anlaşılamamaktadır. Yazımızda, düşük hakkında merak edilenler ile ilgili bilgiler vereceğiz. İşte, detaylar;
Düşük, bebeğin taşınmasından kaynaklı bir sorundan değil, genellikle bebeğin gelişiminde meydana gelen bir problemden dolayı oluşmaktadır. Yani bebek normal olarak gelişimini sürdüremezse düşük yaşanmaktadır. Hamilelik döneminin ilk 20 haftasından sonra düşük riski oldukça düşmektedir.
Düşük belirtileri;
- Karın ağrısı
- Ateşlenme
- Halsizlik
- Şiddetli krampların yaşanması
- Sırtta ağrı olması
- Hafif başlayan sonrasında artan kanama ya da lekelenme şeklinde kanama
Eğer yukarıda sıraladığımız belirtiler sizde de varsa, hiç vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurun veya doktorunuza ulaşın. Doktorunuz bu durumda neler yapmanız gerektiği ile ilgili sizlere detaylı bilgi verecektir.
Ayrıca, gebeliğin ilk üç aylık döneminde lekelenme veya hafif seyirli vajinal kanama olması normaldir. Hamile kadınların çoğu bu tür durumları yaşamaktadır ve gebelikleri normal olarak sonlanmaktadır.
Düşük nedenleri nelerdir? Düşük riski taşıyanlar kimlerdir?
Birçok düşük, fetüsün gelişmemesi nedeniyle veya kromozomlarda meydana gelen bir takım sorunlardan oluşmaktadır. Düşük nedenlerinin diğerleri ise şöyle;
Anne adayında;
- Mevcut bir enfeksiyon
- Tiroit problemleri veya diyabet
- Hormon sorunları
- Bağışıklığın verdiği tepki
- Rahimde oluşan anormallikler
- Duygusal veya fiziksel sorunların yaşanması.
Düşük riski olanlar;
- Yaşı 35 üzeri olan kadınlar
- Tiroit hastalıkları veya diyabeti olan kadınlar
- Birden fazla düşük yapmış olan kadınlar
- Alkol, sigara veya uyuşturucu madde kullanan kadınlar
- Aşırı şişman olan kadınlar.
Düşüğe neden olmayan durumlar;
- Cinsel ilişki yaşamak
- Hafif egzersiz ve spor yapmak
- Zararlı maddelere maruz kalmayı ve ağır fiziksel güç gerektirmeyen işlerde çalışmak.
Yukarıdaki tüm aktiviteler normal rutininde olduğu taktirde düşüğü tetiklemez.
Düşük nasıl önlenir?
Düşüklerin nedeni genellikle bebek gelişiminin devam etmemesi veya kromozomlarda yaşanan bazı aksaklıklar olduğundan, çoğunlukla düşüğü önlemek mümkün olmamaktadır. Ama yine de sağlıklı bir gebelik dönemi geçirmek için doktorunuzun tavsiyelerine uymanız, bir oranda düşük yapma riskini azaltabilir. Hamileliğin sağlıklı geçmesini sağlamak amacıyla atılacak adımlar ise şu şekildedir;
- Dengeli ve sağlıklı bir beslenme
- Ağır olmayan düzenli egzersizler
- Stresten uzak durmak
- Kilo kontrolü yapmak, aşırı kilo almamak
- Günlük folik asit alımını aksatmamak
- Alkol, sigara ve uyuşturucu madde kullanmamak
- Karın bölgesini darbelerden ve tehlikelerden korumak
- Reçetesiz ilaç kullanmamak ya da kullanmadan önce doktora başvurmak
- Kafein tüketimini sonlandırmak
- X-ray ışınları, radyasyon ve bulaşıcı hastalıklarda sakınmak
- Sakatlanma olasılığı olan spor aktivitelerinden uzak durmak.
Düşükten sonra yeniden gebe kalınabilir mi?
Bu sorunun cevabı evettir. Daha önce düşük yapmış olan kadınların yaklaşık %85’i daha sonraki gebeliklerinde normal ve sağlıklı gebelikler yaşamaktadırlar. Düşük, kadının doğurganlığında bir sorun olduğu anlamına gelmez. Fakat gebeliklerin yaklaşık %1-2’sinde tekrarlayan düşükler olabilmektedir. Tekrarlayan düşüklerin, daha çok bağışıklık sistemiyle alakalı problemlerden kaynaklandığı fikri hakimdir. Bu nedenle yaşanan düşüklerden sonra, aşılama yöntemi ile tedavi imkanı bulunmaktadır.
