Sigara sizi nasıl bağımlı yapar, 7 adımda sigara bağımlılığı!

Sigara ve her türlü tütün mamulü milyonlarca kişinin sağlığını çok ciddi bir şekilde tehdit etmektedir. Ölüme varan kanser, kalp krizi, KOAH ve benzeri pek çok hastalığa yolaçabilmektedir. Yazımızda, sigara sizi 7 adımda nasıl bağımlı kılıyor? Bunu cevaplayacağız. İşte, detaylar;

Herkes sigarayı bırakabilir. Bunun için gerekirse tıbbi destek de alınabilir. Sigara tiryakileri bıraktığımda sinirli oluyorum, kilo alıyorum gibi bahanelerin arkasına sığınmamalıdır. Sigara bağımlılığı yaratan etkenlerin neler olduğuna da bir göz atalım.

• Her sigara ömürden 12 dakika alıyor:

Sigara içen insanların kanserden dolayı ölüm oranları, sigara içmeyenlere nazaran yaklaşık 15-25 kat daha fazla olmaktadır. Sigara ile ilgili gerçekleştirilen araştırmalarda, her bir sigaranın kişinin ömründen 12 dakikayı aldığı belirlenmiştir. Her yıl ülkemizde 100 bin dünyada da 4 milyon kişi sigara nedeniyle yaşamını yitirmektedir.

• Ergenlik döneminde içilmeye başlanıyor, ama daha sonra bırakılmıyor:

Sigara kullanımının erişkinlerde ergenlik dönemiyle çok yakından bir bağı bulunmaktadır. Yapılan araştırmalarda, sigara içen erişkinlerin yaklaşık %90 kadarının ilk sigaralarını 18 yaşından evvel içtikleri belirlenmiştir.

• Erkenden bırak hastalıktan korun:

Sigara içmek, vücuttaki organlarda türlü türlü hastalıklara neden olmaktadır. Sigaranın bırakılması, hayatın ilerleyen dönemlerinde oluşabilecek sağlık problemlerinin erkenden önlenmesine imkan sağladığı için, özellikle gençlerde oldukça önemli hale gelmektedir.

• Nikotin sizi kandırmasın:

Sigara, nargile ve elektronik sigara gibi yollarla nikotinin dışarıdan alınması, ilk başlarda kişide hoşlanma, rahatlama ve gevşeme duygusu vermektedir. Nikotinin verdiği bu hoşlanma hali ve konsantrasyonu arttırıcı etkisi, insanda yeniden sigara içmeyi tetikleyebilmektedir. Bir müddet sonra kişide tolerans gelişmekte, kandaki nikotinin azalması nedeniyle gelişen huzursuzluğu gidermek amacıyla oldukça güçlü bir sigara içme arzusu meydana gelmektedir.

• Nikotin yoksunluğu huzursuzluk yaratıyor:

Bağımlılık meydana getiren başka maddelere nazaran nikotinin çok daha fazla bağımlılık yapma olasılığı bulunmaktadır. Bu nedenle insanlar, belli bir süre sonra artık sigarayı zevk ya da keyif almak için değil, huzursuzluk, baş ağrısı, sinirli olma hali ve nikotin yoksunluğu belirtilerini yaşamamak amacıyla içmeye başlamaktadırlar. Nikotin bağımlılığı, sigara içilmesinin devam ettirilmesinde en başta gelen etkendir.

• Tekrar içmeye başlıyorsanız bağımlısınız:

Sigaranın bırakılması sürecinde duyulan yoksunluk belirtileri mutlaka tedavi edilmelidir. Bu süreçte, fizyolojik manada bağımlı olan insanlarda nikotin yoksunluğu belirtileri, tekrar sigaraya başlamalarında etkili olmaktadır.

• Vücutta bulunan antioksidanları tüketir:

Sigara da dahil her türlü tütün mamulleri ve elektronik sigara, doku ve organlarda hücrelerde çok ciddi oksidatif hasar ve oksidatif stres yaratarak erkenden yaşlanmaya yol açmaktadır. Oksidatif hasar, hücre düzeyinde paslanmayı ifade etmektedir. Vücudumuz C ve D vitamini gibi pek çok antioksidana gereksinim duymaktadır. Yetişkin sağlıklı bir insanın günlük C vitaminine olan gereksinimi 60-75 mg, hamile kadınların 80-90 mg seviyelerinde olurken, sigara içen kişilerde bu oran 150-200 mg düzeylerine çıkabilmektedir. Yani sigara içen kişiler, meydana gelen bu oksidatif hasarı temizleyebilmeleri için çok daha fazla antioksidan almaları gerekmektedir.

Tedavi desteği alınmalı:

Sigara içen kişilerin yaklaşık %70’i bu alışkanlıklarını bırakmak istemektedir. Bu kişilerin yaklaşık %40’ı da kendi başlarına bunu bırakmak istiyor. Fakat bu bireylerin en fazla %5’i bunu başarabilmektedir. Sigara bağımlılığından kurtulmak için bireysel çabalar mutlaka çok değerlidir. Fakat kronik bir hastalık olarak kabul edilen bu durumdan kurtulabilmek için mutlaka tıbbi tedavi desteği alınması gerekmektedir.

Tütün kullanımı ya da sigara içmek, başarı elde edilemeyen bırakma girişimleriyle yinelemelerle seyreden, tedavisi mümkün olan kronik bir hastalık olarak tanımlanmaktadır. Başka kronik hastalıklardaki gibi, bunun da tedavi başarısı farmakolojik teknikler ve profesyonel desteklerle büyük oranda artmaktadır. Uygulanacak olan ilaç tedavilerinin psikolojik destekle birlikte sürdürülmesi, tedavinin başarılı olması açısından oldukça önemlidir.

Sigarayı bıraktıktan 20 dakika sonra mucizeler başlıyor:

• Yaklaşık 20 dakika sonra nabız ve kan basıncı normale dönmektedir.
• 8 saat kadar sonra, kandaki oksijen düzeyi normalleşir ve kalp krizi geçirme riski düşmeye başlar.
• İlk 24 saatten sonra da vücut karbonmonoksitten tümüyle temizlenmektedir.
• 48 saat sonra ise, kanda bulunan nikotin seviyesi düşer, koku ve tat alma duyularında etkinlik artışı yaşanır.
• 72 saat sonra da nefes alıp verme eylemi rahatlamıştır. Solunum yolları işlevini yerine getirmeye başlar ve hava yolları kendini temizlemeye çalışmaktadır. Vücudun enerji seviyesinde artış olur.
• 2-12 hafta arasındaki süreçte vücudun bütün dolaşımı düzelmektedir. Kişinin solunum yollarıyla ilgili enfeksiyona yakalanma olasılığı düşer. Yürüme esnasında nefes tıkanıklığı ve yorulma durumu daha az yaşanmaya başlar.
• 3-9 ay kadar sonra ise öksürük, hırıltılı ve kısa aralıklarla nefes alıp verme sorunları düzelmeye başlar. Akciğerin fonksiyonlarında yaklaşık %5-10 oranında artış yaşanır.
• 12 ay sonrasında, kişide koroner kalp hastalığı riski %50 oranında düşmektedir.
• 12-36 sonra ise, mesane kanserine yakalanma riski yarı yarıya azalır.
• 5 yıl sonra da kalp krizi geçirme riski, ağız boşluğu kanseri ve yemek borusu kanserine yakalanma olasılığı sigara içen kişilere nazaran %50 oranında düşüş göstermektedir.

Kaynak: hurriyetaile.com/sizin-icin/saglik/sigara-sizi-7-adimda-nasil-bagimli-kiliyor_25342.html