Eş seçmek, belki de yaşamın en önemli evresidir. Eş seçimini yaptığınızda, hayatınız boyunca beraber olacağınız eşi, sevgiliyi, dostu, arkadaşı, anne ve babayı, çocukların babası ya da annesini seçmiş olursunuz. Bu çok önemli bir karardır ve içinde mutlaka sevgi olmak zorundadır.
Eş seçiminde, kişi öncelikle kendini bilmeli ve tanımalıdır. Kişi, evlenmek istediği kişinin ne özelliği olmasını ve ne olmaması istediğini bilmelidir. Bu sayede, karşısına çıkan kişinin değerlendirmesini kolaylıkla yapabilir. Fakat bazen aşk o kadar ağar basar ki, bu kriterlere aldırmadan insanlar hızlıca eş seçimi yaparlar.
Eş seçiminde aslında iki temel ilke vardır. Bunlar, benzerlik ve bütünleme ilkesidir. Benzerlik ilkesinde, benzerlerin birbirini çekmesidir. Irk, yaş, etnik durum, toplumsal sınıf, eğitim ve kişilik özellikleri benzeyen insanların birbirine çekici gelmesi durumudur. Bütünleme ilkesi ise, eşlerin birbirini tamamlaması yani birbirine zıt olan karakterlerin çekici gelmesi olarak bilinmektedir. Ortak nokta, benzerlik ilkesinin eş seçiminde daha etkili olduğu yönündedir.
Benzerlik ilkesi sosyo ekonomik durum, sınıf, din ve eğitim konularında daha az çatışmaya neden olmaktadır. Karşı cinsten sizinle aşağı yukarı aynı yaşta olan, fiziksel çekiciliği olan birine heyecan duymak aşk olarak betimlenir. Evlilik kararı ise, aşk ile alınan bir karar değildir. Temelinde sevgi vardır. Kadınlarda ve erkelerde eş seçimi, farklı kriterler üzerinden somutlaşır. Kadınların eş seçiminde; çoğunlukta eşin sosyal ve ekonomik durumu, erkeklerin eş seçiminde ise; çoğunlukta kadınların fiziksel çekiciliğine dikkat edilmektedir. Eşin sahip olduğu inançlar da çok önemli bir kriterdir. İnançlar, duygu, düşünce ve davranışları direk olarak etkilemektedir.
Pek çok insan, eş seçiminde sadece sevginin yeterli olduğuna inanmaktadır. Birlikte yaşamanın evliliğe alışma süresi olduğuna, evlenilecek kişiyi bulana kadar ilişki yaşamamalıyım düşünces,i aslında evlenmeyi ve eş bulmayı zorlaştıran etmenlerdir. Çünkü birey, muhteşem sevgiyi arayabilir ve bu durumda karşısına çıkan her kişiyi etkisiz bulabilir. Birlikte yaşamaya başlayarak, bir anda yanında olan kişiden soğuyabilir. Bu tarz mitler, yanlış eş seçimine de neden olabilir.
Eş seçimi hakkında yapılan araştırmalar, sosyo ekonomik durumun ve kültür düzeyinin düşük ya da yüksek olması, evlilik öncesi flörtler ve cinsellik, kişinin yaşadığı çevreye göre şekillenmektedir. Ayrıca erkeklerin fiziksel özellikler ve manevi değere, kızlarınsa evlilik ilişkisine önem verdiği ortaya çıkmıştır. Özetle evlilik dediğimizde, sorumluluk, yuva kurma ve arkadaş olma çok önemlidir. Evlilik öncesi tanışma ve birlikte vakit geçirme, bu nedenle çok önemlidir ve kesinlikle yapılmalıdır.
Evliliklerde mutsuzluk son dönemlerde çok fazladır. Gerçekçi olmayan evlilik beklentileri ve inançları, evlilikte sorun yaşanmasına neden olmaktadır.
Eş seçiminde yanlışlıklar, çeşitli mitlere inanmakla başlamaktadır. Bunlar;
Yalnız tek bir ideal eş vardır, mükemmel eşi bulmalıyım, mükemmel ilişkim olmalı, daha fazla gayret göstermeliyim, sevgi yeterlidir, tamamlayıcı olmalı ve seçim yapmak çok kolay olmalı gibi mitlerdir. Bu mitlerden uzak durmalı ve ayağı yere basar şekilde seçimler yapmalıyız.
Eş seçiminde önemli olan kriterler;
İlişkide oluşan uyum, ruhsal uyum, topluluk içinde uyum, davranışlarda uyum, tamamlamada ve bütünleşmede uyum ile cinsellikte uyumdur.
Kaynak: Bu yazı, tavsiyeediyorum.com/makale_11795.htm kaynak alınarak özgün olarak oluşturulmuştur.
Eş seçimi yaparken bu 7 adıma dikkat
1- Kültür çatışmaması yaşanmaması için eğer mümkünse kendi kültürünüzde bir eş bulmalısınız.
2-Ekonomik durum elbette önemli ancak kişinin ekonomik durumunun iyi olması onun iyi bir eş adayı olacağını göstermez, bu nedenle eş seçerken ekonomik durum ön planda değil geri planda olmalı.
3-Erkekler için güzellik, kadınlar için ise yakışıklılık, ancak eş seçerken bu kriterleri de geri planda bırakmalısınız, çünkü güzel ya da yakışıklı olarak eş seçimi yapıldığında, geçici bir değer için karar vermiş oluyoruz, aradan yıllar geçtikçe yapılan seçimlerin sonucunda güzellik ve yakışıklılık gidiyor ve seçim yaptığımız değerler yok oluyor, bu sebeple güzellik ve yakışıklılık geçici olduğu için iç güzellik yani, sadakat, saygı, sevgi ve muhabbet ön planda olmalıdır.
4- Eş seçimi yaparken büyüklerimiz her zaman ailenin önemini vurgular, evet aile yapısı gerçekten çok önemlidir, çünkü eşler bir araya geldiğinde ailelerde iletişim halindeler, dolayısı ile aileler arasında yaşanacak bir sorunda, eşler bu durumdan olumsuz bir şekilde etkilenmektedir, bu yüzden kesinlikle aile önemlidir.
5-Güven tek kullanımlıktır, eş seçerken güvenebileceğiniz bir eş seçimi yapmalısınız, aksi halde hayatınız boyunca kuşkular içinde yaşamak zorunda kalabilir ya da en sonunda boşanabilirsiniz, eğer ileride düzelir, bir kereden bir şey olmaz, gibi kelime oyunları yapıyorsanız bu sadece kendinizi kandırır, bu yüzden iyi karar vermelisiniz güven çok ama çok önemlidir.
6-Kendinizden yaşça büyük bir eş seçimi ilk başlarda iyi olabilir ancak gelecek yıllarda, gerek cinsel anlamda gerek fizyolojik bakımdan size ayak uyduramayabilir, bu sebeple mümkünse eş seçimi yaparken kendinize uygun bir eş bulmalısınız.
7- Eş seçimi yaparken erkekler çok güzel olsun, kadınlar ise çok zengin olsun demektedirler, zenginlik kimine göre para şan şöhret, kimine göre ise mutluluk sağlık ve muhabbetle ölçülür, ancak insanlar şu konuda yanılıyorlar. Zenginlik geçici ve elde edilebilen bir şeydir, her insan çok çalışarak zengin olabilir ya da olma ihtimali vardır, ancak, sağlık, mutluluk ve sizinle sohbet edebilecek bir eş adayı bulamazsınız, bu paha biçilemez bir şeydir, bu yüzden zenginliği bir kenara bırakmalısınız, orta halli kendi geçimini sağlayan kimseye el açmadan hayatını sürdüren bir eş adayı, daha cazip gelmelidir.
Gerçekçi olmak lazım, elbette herkes zengin olmak, konforlu ve güzel bir yaşam sürmek ister, ancak hayat o kadar gerçekçi ki, pek nadir insan bunlara kavuşabiliyor, bunlarında bir çoğuna baktığımızda mutluluk, huzur denilen şeyden bir haberler.
Eş adayı arayan kızlar, en çok evi arabası ve birikmiş parası olsun, her istediğimi alabilecek bir eş adayı olsun istiyor, tabi ki bu hayalden öteye geçemiyor, küçük bir hesap yapalım, bir erkek 25 yaşına geldiğinde evlenmek istiyor, ama evi arabası ve eşinin her istediği şeyi alabilecek gücü yok, çünkü askerden geleli 1 kaç yıl olmuş henüz hayatında bir şeyleri yoluna koymuş değil, iş kuramamış bir yerlerde çalışıyor ve aldığı maaş ancak kendisine yetiyor.
Bir ev almak için (3+1) 300 bin tl ödemesi gerekiyor, bir de araba alması gerekiyor bunun içinde 60 bin tl gerekiyor, evlenmek için eşya alması ve düğün masrafları içinde 50 bin diyelim toplamda 410 bin tl gibi bir tutar çıkıyor ortaya, henüz askerden yeni gelmiş, hayata yeni başlamış bir insan bu parayı elde edemez, bu durumda kızların evi olsun arabası olsun hayalleri gerçekleşmiyor, ve kendisinden yaşça büyük bir insanla evlenmek zorunda kalıyor, ama bu seferde yaş dengesizliği olduğu için, bu seferde mutluluk hayallerde kalıyor, yani kısacası kızların bir eş adayından bunları beklemesi yerine, evlendikten sonra birlikte kazanabileceği eş adayları seçmesi daha makul görünüyor, aksi halde sonu yine hüsran.
Büyüklerimiz yıllar önce kendilerinden sonra gelecek insanlar için binlerce kelimelik konuşmaya sığacak nasihatleri bir cümle içine sığdırmışlar. Bunlara kulak vermekte fayda var.
Azı karar çoğu zarar,
Davul bile dengi dengine,
Sağır bir koca ile kör bir kadın her zaman mutlu bir çifttir. İngiliz Atasözü
Kadın kocasını daha az sevmeli, fakat daha çok anlamalı, erkek, karısını daha çok sevmeli, fakat anlamaya çalışmamalıdır. Oscar Wilde
Savaşa giderken bir denize girerken iki evlenirken üç defa düşün. (Rus Atasözü),
Aşağıdaki şiir ile yazıma son vermek istiyorum.
Hayatınız seçtiğiniz kadındır
Bir erkeği hayatın içinde kadınlar gezdirir,
hayatın katları arasında kadınlar dolaştırır.
Zevkli bir kadına rastlarsanız zevkiniz,
bilgili bir kadına rastlarsanız bilginiz,
esprili bir kadına rastlarsanız espriniz,
zeki bir kadına rastlarsanız zekanız gelişir..
Yeni huysuzluklar, kaprisler, kavga nedenleri, acılar da öğrenirsiniz..
Hayat kutsal kitaplarda anlatıldığı gibi kat kattır..
Babil’in asma bahçeleri gibi teraslar halinde yükselir.
Bir terastan bir terasa sizi kadınlar götürür.
Ve bugün durduğunuz teras, seyrettiğiniz manzara, gördüğünüz hayat, yanınızdaki kadının terası, manzarası, hayatıdır.
Hayatın hangi katında durduğunuzu yanınızdaki kadının durduğu kat belirler..
Hayatınız seçtiğiniz kadındır!
Bir kadın değil, bir hayat seçersiniz çünkü..
Ahmet altan
