Çocuklarda omurga eğriliğine (skolyoz) dikkat

çocuklarda omurga eğriliği skolyoz

Omurga eğriliği yani skolyoz, depresyondan solunum güçlüğüne kadar birçok önemli hastalığa neden olabilmektedir. Özellikle gelişme çağındaki çocukları tehdit eden bir hastalıktır. Ülkemizde 2,5 milyon kişide olan skolyoz hastalığının önlenebilmesi için çocukluk döneminde vücut eğriliklerinin kesinlikle takip edilmesi gerekmektedir. Kısaca, çocuklarda omurga eğriliğine dikkat edilmesi gerekmektedir.

Omurga eğriliği solunum güçlüğüne de yol açabilir:

Bu hastalık özellikle gelişme çağındaki çocukları tehdit etmektedir. Doğumsal ya da travmaya bağlı gelişebildiği gibi, birçok skolyoz hastalarında nedeni bilinmemektedir. Gelişme çağındaki çocuklarda omuz asimetrisi, kalçaların aynı seviyede olmaması ve sırtın bir kısmında kabarıklık şeklindeki bulgular ebeveynlerce fark edilmektedir. Hafif omurga eğrilikleri herhangi bir rahatsızlık vermese de, ilerleyen zamanda solunum yetmezliği, sürekli sırt ve bel ağrıları, enfeksiyonlar ve kalp ritim bozukluklarına sebep olabilmektedir.

Erken teşhis edildiğinde kontrol altına alınabilmekte:

Skolyoz yani omurga eğriliğinin erken evrelerde teşhis edilerek tedavi edilmesi çok önemlidir. Skolyoz teşhisi konulan çocukların gelişim süreci çok iyi takip edilmelidir. Genellikle sağlıklı olan bu çocuklar, ileriki yaşlarda bazen kalp, akciğer ve iç organ baskısı gibi sorunlarla karşılaşabilmektedirler.

Çocukların vücut gelişimi yakinen takip edilmeli:

Skolyoz, çocuklarda gözden kaçabilen bir rahatsızlıktır. Bundan dolayı anne ve babaların çocuklarını yakın takibe almaları, onları gözlemleyerek sorunun erken teşhis edilmesini sağlayabilirler. Omuzlardan birinin düşüklüğü, kalçalarından birinin diğerinden farklı seviyede olması, kürek kemiklerinden birinin daha çıkık durması ya da sırtta belirgin bir tümseklik olması gibi durumlar tespit edildiğinde hekime götürmeleri gerekmektedir.

Eğriliğin derecesi tedavi yöntemini belirlemekte:

Omurga filmlerinde önden bakıldığında, 10 derecelik bir eğrilik skolyoz olarak düşünülür. 10-20 derece arasındaki eğrilikler hafif, 20-40 derece orta, 40 derecenin üzerindeki eğrilikler de ağır yani ileri seviyede skolyoz olarak değerlendirilir. Tedavide 4-6 ay arayla yapılan kontroller ile iyileşmede ilerleme olup olmadığı ya da ilerleme varsa hızının ne olduğuna bakılmaktadır. Tedavi yöntemi, skolyozun ilerleme riskine göre belirlenmektedir. Tedavi yöntemleri olarak; izlem ve sürekli takip, korse kullanımı, egzersizler ve özel rehabilitasyon uygulamaları kabul görmektedir. Skolyozun hızla ilerleme gösterdiği ve tedavilerin sonuç vermediği hallerde ise cerrahi müdahale seçeneği değerlendirilmektedir.

Leave a Reply