Mucizevi etkileriyle Spirulina nedir ne işe yarar?

Spirulina ne işe yarar? (Mucizevi etkileri ile beraber): Çoğunlukla vegan ve vejetaryen kişilerin tercih ettiği besleyici özelliği bulunduğu belirtilen bir supplement olan spirulina, besin içeriği ile birlikte antioksidanözelliği ve farklı bazı hastalıklarla bağlantısıyla da anılmaktadır. Yazımızda spirulina nedir, ne işe yarar? Spirulina kullanımı nasıl olur? Spirulina kullanmalı mıyım? sorularına cevap vermeye çalışacağız. İşte, detaylar;

Spirulina nedir?

Spirulina, siyanobakteri grubunda yer alan Arthospira Platensis ve Arthospira Maxima karışımına denmektedir. Adını spiral gibi kendi etrafında dönen şekil kelimesinden almıştır. Mavi yeşil renkte alg grubu henüz yeni yeni tanınmaya başlamış olsa da, yıllar evvel Azteklerce beslenme maksadıyla yararlanılmıştır.

Spirulina, aslında deniz yosunu sınıfına giren bir supplementtir. Bu mavi-yeşil renkteki deniz yosununun son yıllarda popüler olmasının nedeni ise, NASA’nın uzun süreli uzay seyahatlerinde bunun besleyici niteliği olan bir supplement olarak tanımlamasıdır.

Durumun böyle olması sebebiyle de spirulina, dünya genelinde önemli bir kaynak haline gelmiştir. Bu yöndeki araştırmalar da henüz daha sürdürülmektedir.

Spirulina ne işe yarar?

Spirulina ile ilgili bahsedilecek oldukça çok şey bulunmaktadır. Ancak bizim için öne çıkan ve çokça merak edilen bazı etkilerini sizlere aktaracağız.

Besin profili:

Spirulinanın bu denli ünlenmesinin nedeni temelde onun besleyici özelliğidir. İlk olarak denendiği zaman asıl kullanım amacı alerjilerin giderilmesi, sağlıklı yaşam komponentlerinin iyileştirilmesi ya da egzersiz performansının geliştirilmesi değildi. Aslında spirulina besin değerleri bakımından oldukça zengin bir seçenek olarak karşımıza çıkmaktadır.

Spirulinanın kuru ağırlığının %70’i protein, %15’i karbonhidrat ve %6’sı da yağlardan oluşmaktadır. İçeriğindeki protein miktarının önem arz etmesinin tek nedeni bütün esansiyel aminoasitleri barındırmasıdır. Gayet kaliteli protein ve vegan/vejetaryen kişiler açısından bütün esansiyel aminoasitleri barındırması bakımından da mükemmel bir tercihtir.

İçeriğinde bulunan geri kalan kısımlar ise, diğer mikro besinler ve maddelerden oluşmaktadır. Spirulinada bulunan mikro besinlerin en önemlileri B12 vitamini, demir, kalsiyum ve selenyumdur.

Spirulinadaki B12 vitamini, vücutta kullanılmakta olan B12 vitaminine benzer yalancı B12 vitaminidir. Bundan dolayı spirulina, B12 eksikliğinin giderilmesinde tercih edilebilecek mantıklı seçeneklerden biri değildir. Çünkü metabolizması ve emilimi olmamaktadır.

Alerji:

Alerji konusu oldukça geniş bir yelpazede ele alınmaktadır. Ancak spirulinanın etki gösterdiği alerji, normal hayatta sıklıkla görülebilen ve kişinin yaşam kalitesini önemli ölçüde bozabilen bir tiptir. Bu, alerjik rinit olarak adlandırılmaktadır.

Alerjik rinit burun akıntısı, nefes alıp vermede zorluk ve devamlı olarak hapşırma atakları ile ortaya çıkmaktadır. Spirulinanın alerjik rinit üzerindeki etkisini ortaya koyan bir araştırmayı sizlerle paylaşacağız. Bu araştırmada;

19 – 49 yaşlar arasında toplam 150 alerjik rinit hastası spirulina kullanımının alerji semptomları üzerindeki etkilerinin incelenmesi amacıyla araştırmaya katılmışlardır. Öncelikle katılımcılar iki gruba ayrılmışlar. Birinci gruba spirulina olan tabletler, diğer gruba da placebo verilmiştir. Araştırmaya katılanlardan da alerjik rinit semptomlarının ciddiyetinin incelenebileceği bir formu haftada bir doldurmaları istenmiştir.

Doldurulan formda alerjik rinit semptomlarına verdiği rahatsızlığa bağlı olarak puan verilmiştir. Kişiye verdiği ciddi rahatsızlıklar için 4, hafif rahatsızlıklar için de 0 (sıfır) puan verilmiştir. Verilen puanlar sayesinde kişilere verdiği rahatsızlıklar ve şikayetlerin derecesi takip edilmiştir.

Yapılan çalışma tam 21 hafta sürmüş ve katılımcıların verdikleri puanlar incelenmiştir. Buna göre;

  • Spirulina kullanan alerjik rinit hastalarında burun akıntısı, burun tıkanıklığı ve hapşırma placebo kullananlara nazaran iki kat daha düşük çıkmıştır.
  • Katılımcılar kullandıkları supplementlere puan verdiklerinde, spirulinaya etkisi için ortalama 7,44 puan, placeboya da ortalama 3,54 puan vermişler.

Araştırmanın sonucu olarak, spirulinanın alerjik rinit semptomları üzerinde önemli ölçüde rahatlama sağladığı belirlenmiştir.

Ağır metal detoksu:

Uzun süreden beri ağır metal zehirlenmelerinde kullanılmakta olan doğal desteklerden biri olan spirulina, bunu içeriğinde bulunan bitkilerin besin üretimini sağlayan klorofile borçludur. Konu ile ilgili gerçekleştirilen araştırmalar, spirulina takviyesi ile birlikte çinkonun özellikle arsenik zehirlenmesinde yararlı olduğunu ortaya koymuştur. Suya karışan arsenik seviyesinin artması, uzun vadede spirulinanın çok mükemmel bir destek olduğunu göstermektedir.

Egzersiz performansı:

İçeriğindeki yüksek protein düzeyi, spirulinayı doğal bir şekilde egzersiz performanslarında ve kas kütlesi konusunda öne çıkarmaktadır. Bununla alakalı hayvanlar üzerinde gerçekleştirilen çalışmalar önemli etkilerinin olduğunu ortaya koysa da, insanlar üzerinde henüz bu tür bir etkisi belirlenebilmiş değil.

Bundan dolayı, henüz daha spirulinanın egzersiz performansı ve kas kütlesi artışı konusunda ilişkilendirilebilmesi mümkün olamamaktadır. Düşüncemiz, tek başına kullanıldığında önemli oranda performans artışı sağlamasa da, spirulinanın kreatin ve sodyum bikarbonat gibi performans arttıran desteklerle oldukça iyi bit kombin oluşturduğu yönündedir.

Spirulinanın diğer etkileri:

Spirulinanın diğer etkileri sağlıklı yaşam faktörleriyle ilgilidir. Belirlediğimiz bazı konulardan bahsetmek istiyoruz. Çünkü bu konuları oldukça sık duyabilirsiniz.

İlk bahsedeceğimiz konu karaciğer enzimleri ve karaciğer hasarıyla alakalıdır. Genellikle karaciğer enzimlerinin bozulmasına ve hasarlanmasına yol açan hallerde tercih edilmektedir. Bunlar kemoterapi, ağır ilaç tedavileri ve viral/metabolik sebeplerden kaynaklanan karaciğer hasarı olarak düşünülebilir.

Yapılan bazı araştırmalarda, spirulinanın karaciğer enzimlerinin düşmesine ve viral hepatitlerde sağ kalma süresini uzatmaya katkı sağlamaktadır. Ancak bu araştırmaların yeteri kadar genişliği henüz yoktur.

Diğer bir konu da HDL ve LDL ile ilgilidir. Kalp damar hastalıklarında belirleyici rol üstlenen HDL ve LDL seviyeleri, spirulina kullanımı ile pozitif bir biçimde etkilenebilmektedir.

Başka bir araştırma;

Bu araştırmaya 32’si erkek 20’si kadın olmak üzere 52 kişi katılmıştır. Araştırmada spirulina kullanımının kan yağları üzerindeki etkisi araştırılmıştır. Katılımcılar 18 yaşından büyük ve kan yağlarında bozulma olan kişilerden seçilerek araştırmaya alınmışlardır.

Tam 90 gün devam eden bu araştırmada, katılımcılara günde 1 gram spirulina verilmiş ve düzenli bir şekilde kan kolesterol değerleri takip edilmiştir. Ayrıca katılımcılara araştırma sonuçlarının daha etkili olması için yaşam tarzlarında herhangi bir değişiklik yapmamaları söylenmiştir.

Bu araştırma sonucuna göre;

  • Katılımcıların trigliserit seviyelerinde %16,3 düşme görülmüştür.
  • LDL-c seviyelerinde de %10,1 düşme olmuştur.
  • Total kolesterol seviyelerinde ise %8,9 oranında bir düşüş yaşanmıştır.

Bu sonuçlar, spirulinanın yüksek kolesterolü olan kişilerde kan yağlarının kontrol edilmesinde kullanılabileceğini ifade etmektedir. Aynı zamanda bazı araştırmalarla belirlenen birkaç etkisi daha bulunmaktadır. Bunlardan biri karaciğer yağlanmasını azaltması, diğeri de kan şekerinin düzenlenmesidir. Spirulina tek başına önemli etkiler sağlamasa bile, uygulanan tedaviye takviye olarak kullanılabilmektedir.

Spirulina kullanmalı mıyız?

Besin değerleri bakımından zengin bir besin olan spirulina, ciddi makro alım yapılabilmesi için çok ciddi miktarlarda tüketilmelidir ve bu da büyük maliyet yükleyecektir. Bundan dolayı spirulinanın besleyici özelliğinden dolayı kullanımı pek de mantıklı bir hareket olmayacaktır.

Ancak karaciğer yağlanması, alerjik rinit, kan yağlarındaki yükseklik ve diyetin desteklenmesi gibi tıbbi nedenlerden dolayı kullanılması çok daha mantıklı bir harekettir. Çünkü bu sıraladığımız sorunlarda ilaç kullanımı ile beraber oldukça etkili sonuçlar vermektedir.

Spirulina nasıl kullanılmalı?

Antioksidan özelliğinden faydalanabilmek için uzun süre günde 2 gram kullanılabilir. Ancak bu kullanım, amaca yönelik olmak durumundadır. Buna göre;

  • Karaciğer yağlanmasında günde 4 gram,
  • Kan kolesterol düzeyleri için günde 1 gram,
  • Hipertansiyon için tedaviye ilaveten günde 3,5 gram şeklinde kullanılabilir.

Spirulina, gün içinde istenen saatte tüketilebileceği gibi en etkin sabah kahvaltısından 30 dakika önce kullanılmaktadır.

Spirulina kullanımı zararlı mı?

Spirulinanın zarar verme potansiyeli konusunda oldukça geniş bir yelpaze vardır. Dışarıdan karışabilecek pek çok mikroorganizma bulunmaktadır ve bu da spirulinayı suçlu yapmaz. Çünkü dışarıdan gelen ve bulaşan mikroorganizmalar tümüyle üretim kaynaklıdır.

Spirulinayı kullanmadan evvel mutlaka dozajlama ve alerjik durumlarla ilgili doktorunuza bilgi vermelisiniz.

Spirulina antioksidan kaynağı olması ve besleyici içeriği ile birlikte sağlıklı yaşam komponentine pozitif etkisiyle öne çıkan bir supplementtir. Spirulinanın doğru bir şekilde kullanılması da etkisinin artmasına imkan sağlayacaktır.

Kaynak: Bu yazı, fitekran.com/spirulina-rehberi-nedir-ne-ise-yarar/ kaynak alınarak özgün olarak oluşturulmuştur.

Leave a Reply