Kıskançlık nedenleri ve çözümü

Kıskanmak bir çok insanın elinde olmadan istem dışı gelişen bir duygu ifadesidir. Peki kıskançlık neden olur, bu durumla nasıl başa çıkabiliriz, işte detaylar. Kıskançlık, pek çok kişinin hayatını etkileyebilen oldukça rahatsızlık verici bir duygudur. Kaybedilmek istenmeyen birinin ya da bir ilişkinin kaybedileceği gibi bir düşünceyle yaşanılan karmaşık ruhsal bir süreç olarak tanımlanabilir. Kıskançlıkla beraber genellikle öfke, çaresizlik, mutsuzluk, güvensizlik, yalnızlık ve değersizlik benzeri duygular da görülebilmektedir.

Kıskançlık, bazen gelip geçici olarak bazen de hayatı alt üst edecek şekilde olduğu gibi, hiçbir sebep yokken ya da gerçek bir tehdit veya kaybetme riski olduğunda yaşanır. Kıskançlık yapan kişi öncelikle bunun ne denli doğru olup olmadığını değerlendirilmeli ve kendilerini sorgulamalıdırlar. Çünkü kıskançlık, genellikle bireyin iç dünyasında yaşadığı abartılı ve bir o kadar da çarpıtılmış algı ve yorumlamalardan kaynaklanır.

İnsanın doğasında var olan bir duygu olan kıskanmak, normal hayatta baş edilemez bir boyuta ulaştığında, kıskandıkları insanla ilişkilerinin bozulduğu ve eski güzel günlerini kaybettikleri görülmektedir. Yani korkulan durum gerçekleşmiş olur.

Kıskanan kişilerin öncelikle başarmaları gereken konu ilişkiyi korumak ve devam ettirmektir. Bu aşamada kişinin yapıcı olması, zorlayıcı olmaması ve kendinden bütünüyle özveride bulunmaksızın hayatı paylaşmaya çalışması gerekmektedir. Ancak kıskançlıklarda genellikle ilişkinin korunmasından ziyade, ilişkinin kesilmesi, tehdit, zor kullanma ve kaba kuvvet gibi davranışlar sergilenerek sonuç almaya çalışılmaktadır. Kıskançlık yapan kişinin başarması gereken diğer bir konuda özgüvenlerini ve kendilerine olan saygılarını korumaktır. Burada kıskanan kişi akbetme korkusuyşa kendilerini önemsiz, sevilmeyen, değersiz ve saygı duyulmayan biri olarak görürler.

Kıskançlık yaşayan kişilere bakıldığında, kendini değersiz ve yetersiz olarak gören kişilerin çok daha kıskanç oldukları söylenebilir. Erkeklerin ve kadınların kıskançlıkla baş etme şekillerinde ciddi farklılıklar vardır. Kadınlar daha yapıcı olabilmekle birlikte, genellikle kendi isteklerinden ve haklarından vazgeçen, alttan alan veya aşırı kontrol davranışları sergilemektedirler. Erkeklerde ise daha çok tehdit etme ve kaba kuvvete başvurmayla neticeye ulaşma isteği görülmektedir.

Kıskançlığı tanımlayan özellikler:

  • Sevginin ve ilginin azaldığına dair düşüncelerle birlikte, başka birisinin varlığına dair endişelerin yaşanması,
  • Eşlerden birinin diğerine sözel veya fiziksel olarak başkasıyla birlikte olduğuna dair suçlamalar, ayrıca da bu konuyla alakalı obsesif düşünceler olması,
  • Eşin işteyken gerçekleştirdiği aktivitelerin denetlenmesi ve irdelenmesi,
  • Eşin hareketlerini sınırlama amacıyla kontrol edici davranış sergilenmesi,
  • Eşin diğer eşe yeterli ilgi ya da bağlılık göstermediğinden, aile veya arkadaşlarla daha az görüşme noktasında baskı ve öfkenin olması,
  • Eşe karşı doğrudan öfke patlamalarının yaşanması,
  • Eşe karşı dürüst ve güvenilir olmadığı ile ilgili suçlamaların yapılması,
  • Eşin ilgi, sevgi ve aşkın azaldığına yönelik depresif duyguların oluşması,
  • Terk edilme düşüncesinden dolayı bu durumla başa çıkılamayacağının korkusu,

Eşler beraberce terapiye girmeden önce, kıskançlık ve öfke seviyesi yüksekse kıskanç olan eş tek başına terapiye alınır. Terapinin seyri hakkında gereken bilgi birlikte sağlanabilir. Kıskançlık yüzünden meydana gelen paranoid özelliklerin tespit edilmesi veya sorunun hızlıca keşfedilmesi sağlanabilir.

Uzun dönemdeki hedefler:

  • Kıskançlık düşüncesinin düzeyinin düşürülmesi, bunun bertaraf edilmesi ve sadakatsizlik ile ilgili suçlamaların yersizleştirilmesi,
  • Kontrolcü davranışların elemine edilmesi veya şiddetinin düşürülmesi,
  • Öfkeli ve eleştiren yorumlamaların şiddetinin düşürülmesi veya elemine edilmesi,
  • Kıskançlık yapan eşin intikamcı hareketlerinin şiddetinin düşürülmesi veya hepten ortadan kaldırılması,
  • Kıskanç eşin gerçekçi olmayan suçlamalarının ortadan kaldırılması,
  • Eşler arasında güven duygusunun tekrardan kurulması.

Kısa dönemdeki hedefler:

  • Kıskançlığın gerçekçi ve gerçek dışı duygular arasında olan farklılıkların dillendirilmesi,
  • Kontrol edici davranışların ve kıskançlığın açıklanması sağlanır,
  • Kıskanç olan eşin davranışlarının listesinin yapılması istenir.
  • Kıskançlığı en aza indirmeye katkı sağlayacak davranışsal değişiklikler ile ilgili anlaşma sağlanması ve kıskanç olan eş ile konuşulmasının istenmesi,
  • Kıskançlığın nedenleri ve tanımlaması yapılır,
  • Kıskanç olan eşin, geçmiş tecrübelerinin bunda etkili olduğunun anlatılması ve şimdiki eşiyle alakasının olmadığının kabul edilmesi sağlanır,
  • Kıskançlık yapan eşin kıskançlığının ve güvensiziliğinin temeline inilerek, eşinin incinmelerinin tanımlaması sağlanır,
  • Kıskanç olan eşin güvensizliğe yol açan, eşinin incitmelerini affetme süreci başlatılır,
  • İncinmelerin konu edileceği tartışmaların olması sağlanır,
  • İlişkinin devam edebilmesi için geçmişte olanlarla ilgili her iki eşin de sorumluluk alması sağlanır,
  • İlişkinin daha iyi olabilmesi için eşlerin yapabilecekleri ile ilgili listeleme yapmaları istenir,
  • Karşılıklı suçlamalar azaltılır,
  • İlişkide temel kurallar yeniden tanımlanır,
  • Temel kurallarda yapılması gereken değişikliklerin sözel olarak ifade edilmesi istenir,
  • Kıskançlık yapan eşin mantıklı olan duygularının diğer eş tarafından hızlıca anlaşılması sağlanır.

Leave a Reply