Akupunktur nedir, nasıl yapılır: Çok eski ve binlerce yıllık geçmişe sahip bir tedavi yöntemi olan akupunktur nedir ve nasıl yapılır? merak ediyorsanız yazımızı mutlaka okuyun.
Akupunktur nedir?
Kaynağı Çin ve Uzakdoğu olan Akupunktur, negatif güç olan Yin, pozitif güç olan Yang, Denge ve evrensel değişkenlik konusunda ilkçağ felsefe kuramına dayanan vital enerji kavramını hedeflemektedir. Akupunktur, “Acus: İğne, Punctura: Batırma” anlamına gelen kelimelerin birleşiminden türetilmiştir.
Akupunktur ile ilgili son yapılan araştırmalar immün sistemin güçlendirilmesiyle alakalıdır. Akupunkturu kısaca organizmanın kendi bozukluklarını düzeltebilme gücünü harekete geçiren bir bilim olarak tanımlayabiliriz. Hipokrat, her canlının kendi kendine iyileştirme gücü olduğunu ve iç hekimden bahsetmiştir. Ayrıca Paracelcus da hayatın daha doğrusu yaşamın yalnızca dış hekimin çabası ve çalışmalarıyla varlığını sürdüremeyeceğini, dış hekimin sadece iç hekime yardım edebileceğini söylemiştir.
Bu ifadelere bir örnek vermek gerekirse; Bir kemik kırılıyor ve dışta bulunan hekim bu kırığı kontrol edip alçıya alıyor. Bir müddet sonra bakıldığında kırık kemik mucizevi bir şekilde kaynamış ve iyileşmiş. İşte burada, iç hekim diye tabir ettiğimiz bioregüler güçler, rejenerasyonu yerine getirmiş ve iyileşmesini sağlamıştır. Özellikle belirtilmesi gereken nokta; kemiğin yalnızca onarılması değil, onarılmış olan yerin tekrar eski durumuna gelmesiyle iyileşme sürecinin durmasıdır. Burada bioregüler güç tam ve eksiksiz bir şekilde işi tamamlamıştır. Bunun bu şekilde olmasında mekanizma şu şekilde işlemektedir; Kırılan kemikten kalkan uyarı periferik sinirler vasıtasıyla MSS’e ulaşmakta, MSS’den çıkan komutlarla da bioregüler gücün harekete geçmesini sağlamaktadır. Bioregüler güç bu denli güçlü ve başarılı olmamış olsaydı, organ nakli yapılamazdı. Yaraların tamiri ve cerrahi operasyonlardaki sonuçlar canlıların kendisi tarafından başarılmaktadır.
Akupunktur nasıl yapılır?
Akupunktur hayvan organizmalarında da uygulanmış olup, tanılama ve tedavide ağrılı deri noktalarından yararlanma metodudur. Tanı ile alakalı kullanımı, organların lezyon ya da işlev bozukluklarıyla birlikte bulunan, kesin nitelikleriyle beraber türlü hastalık semptomlarının oluşturduğu bir bütün manasına gelen, bu sayede patolojik noktaların vücuttaki yerlerini tespit ederek hastalığın ya da fonksiyon bozukluğunun tanılamasını sağlayan ağrılı deri noktalarını araştırmak şeklindedir.
Akupunkturun tedavide kullanılması, deri altı hücre dokusuna yüzeysel bir şekilde veya kas kitlesi içine az derin veya çok derin şekilde tanısal deri noktalarına iğne batırılması şeklindedir. Bu tanısal deri noktalarının bazıları, hastalanmış organda Yang denen güçlendirici etki yaparken, bazıları da Yin denen yatıştırıcı etki yapmaktadır. Bu, içerisinde Vital Enerji olan Jing’leri birbirleri ile doğru noktalarda birleştirmeyi hedeflemektedir.
Akupunktur sayesinde, vücuttaki nokta veya noktaların uyarılması ile hastalıkların tedavisi başlatılabilmektedir. Elde tespit edilen akupunktur noktasına baskı yapmakla baş ağrısı giderilebiliyor. Sırtta yer alan bir akupunktur noktasına bastırıldığında da herhangi bir akciğer sorunu düzeltilebiliyor. El ya da ayak bileğinde bulunan akupunktur noktalarının uyarılmasıyla uykusuzluk sorunu olan bir kişinin bu şikayeti sonlandırılabiliyor. El, ayak ve batında bulunan akupunktur noktaları uyarıldığında ise kabızlık problemi ortadan kaldırılabiliyor. Kafadaki iki akupunktur noktası uyarıldığında da depresyon sorunu tedavi edilebiliyor. Buna benzer birçok örnek vermek mümkündür. Akupunkturda kullanılan iğneler, birkaç saniyeden birkaç saate hatta birkaç güne kadar yerlerinde tutulabilmektedir.
Akupunkturda önemli olan şey; Noktaları bilmek, bunları lokalize edebilmek, hastanın durumuna uygun olan noktaya iğne batırma ve iğne manipülasyonu tekniğiyle uyarmayı yerine getirmektir. İğne batırma tekniklerinin yaklaşık 100 farklı uygulaması varken bunun çok da kolay olmadığını söyleyebiliriz.
Akupunktur yer, zaman, ilaç ve malzeme gibi şartlara bağlı kalmaksızın, oldukça basit aletlerle hastalara müdahale edilebilmesini sağlamaktadır. Bundan dolayı hastalara hemen müdahale edilebilmekte ve sorunu kontrol altına alınabilmektedir. Bunun faydası da acil olan bir vakanın acilen tedavi edilebilmesini sağlamaktır. Akupunktur ile tedavisi mümkün olmayan bazı acil vakaların aciliyeti ortadan kaldırılabilmekte, modern tıbbın tedavi yöntemlerine çok iyi bir temel hazırlanabilmektedir. Örnek verecek olursak; Akut miyokart enfarktüsü durumunda, şiddetli olan göğüs ağrısı ön kolda bulunan bir akupunktur noktası uyarılarak tamamen ortadan kaldırılabilmekte, sonrasında da modern tıp uygulamalarıyla başarılı netice alınabilmektedir.
Akupunkturun kullanım alanı da oldukça geniştir. Yapılan araştırmalara göre dahiliye, kadın doğum, cerrahi, ortopedi, nöroloji, çocuk kliniği ve K.B.B. gibi 300’ün üzerinde hastalıkta akupunktur uygulaması gerçekleştirilebilmektedir. Böylesi basit bir uygulamanın bu kadar çeşitli hastalığı tedavi edebilmesi gerçekten inanılmaz bir durumdur. Akupunktur ile ilgili tedavi metotlarında yapılan yenilikler sayesinde, tedavi edilebilen hastalıkların sayısında sürekli artış olmaktadır.
