Gün içinde yaşadığımız açlık krizleri nedeniyle pek çok abur cubur yemeyi isteriz. Bu nedenle de hiç farkında olmadan kilo almaya başlamışız, bir de bakmışız sağlığımızı bozacak bir düzeye gelmiş. Yazımızda, açlık krizlerini bastırmanın yollarını anlatmaya çalışacağız. İşte, detaylar;
1- Ana ve ara öğünleriniz düzenli olsun:
Ana öğünlerinizi yani sabah kahvaltınızı, öğle ve akşam yemeklerinizi düzenli olarak yemelisiniz. Bu öğünlerin arasında da küçük ara öğünler tüketmelisiniz. Bu şekilde metabozlimanızı hızlandırır ve aç kalmanızın önüne geçebilirsiniz. Ayrıca yeme krizlerini de ciddi oranda azaltabilirsiniz. Ara öğünlerinizde meyve, yoğurt, kepekli bisküvi veya 2-3 tane ceviz tüketebilirsiniz.
2- Duygusal açlığınızla fizyolojik açlığınızı ayırt edin:
Birçok kişi stresli ve sıkıntılı olduklarında, kendisini buzdolabını açmış ve önünde duruyor olarak bulur. Şekerli ne bulursa bunlara hiç düşünmeden saldırırlar. Bu davranış şekli problemlerden bir kaçış yoludur. Buzdolabında bulunan çikolatalı pasta stresi alır, ancak bu durum suçluluk duygusu yaşayana veya bel bölgesinde yağlar belirginleşmeye başlayana kadar devam eder.
Duygusal açlık, stres veya sıkıntılardan kaynaklanan bir yeme ihtiyacıdır. Bunun kesinlikle fizyolojik açlıkla karıştırılmaması ve ayırt edilmesi gerekmektedir. Diğer bir ifadeyle duygusal açlık; insanın içinde bulunduğu durumu dağıtmak için beynin yemek arası istemesidir. Bireye düşen, beyne bu durumlarda farklı alternatifler sunmaya çalışmaktır. Buzdolabından ne yerim veya kurabiyeleri nasıl yesem gibi düşünceler yerine hemen yürüyüşe çıkmak, bir arkadaşı ziyarete gitmek, ılık bir duş almak, kitap veya gazete okumak, bir bardak bitki çayı içmek gibi farklı çözüm yolları bulunabilir. Duygusal açlık durumlarında yapabileceklerinizi listeleyin ve bir sonraki krizde bunları deneyin.
3- Bol su için:
Yemek yeme düşüncesine yenik düşmemek için şöyle bir duraklayın. Hemen 2 büyük bardak su için. Midenizin bir bölümünü doldurmak için mükemmel bir yöntemdir, çünkü beyninize midenizin dolu olduğu mesajını gönderirsiniz. Bu sayede de abur cubur yemeyi aklınızdan uzaklaştırabilir ve kontrol altına alabilirsiniz.
4- Açlık krizinin geçmesini bekleyin:
Abur cubur krizleri genellikle geçici bir duygudur. Birçoğunda da göz açlığı etkin bir rol üstlenir. Ana ve ara öğünlerinizi almanıza rağmen, hala çikolata krizi yaşıyorsanız ya da bir tatlı dükkanının önünden geçerken bir şeyler almanız gerektiğini düşünüyorsanız, biraz frene basın ve bekleyin. Bekleme süreniz en az 20 dakika olsun ve bu süre zarfında başka şeylerle alakadar olun. Bir bakmışsınız kriziniz kendiliğinden geçmiş ve rahatlamışsınız. Bu, çoğu açlık krizi durumunda işe yarayan bir yöntemdir.
5- Çevresel uyaranlar dikkat edin:
Formunuza dikkat etmeye çalıştıkça her şey sizin üzerinize üzerinize mi geliyor? Çevresel uyaranları olabildiğince kendinizden uzak tutun ve azaltmaya çalışın. Evdeki diğer aile fertleriyle bir anlaşmaya varın ve eve şekerli veya yüksek yağ oranına sahip abur cuburları almayın. Eğer bunu yapamıyorsanız da bu tür abur cuburları gözünüzün önünden kaldırın ve onları aklınızdan çıkarın.
6- Sadece yediğiniz yemeğe odaklanın:
İşten geldiğinizde TV karşısına geçip küçük atıştırmalıklar almaya, zamanla da yemek yedikten sonra bile bu atıştırmalıkları almaya devam ettiğinizde, bir de bakmışsınız kilolar da almış başını gidiyor.
Bu noktada dikkat edilmesi gereken şey; TV seyrederek, kitap okuyarak, ders çalışarak veya masa başında bir şeylerle uğraşarak yemek yenmemesidir. Yani, yemek yerken yalnızca yemeğinizi yiyin ve başka şeylerle meşgul olmayın. Bu sayede, hem yediklerinizin miktarını azaltırsınız hem de yediğiniz yemeklerin lezzetini alırsınız. Bu, sizin kolay bir şekilde doymanıza yardımcı olacaktır. Ayrıca gözünüzün açlığını da azaltmaya katkı sağlayacaktır.
7- Açlık krizinizi durduramıyor musunuz?
Yukarıda sıraladıklarımızı denediniz ve açlık krizinizin önüne geçemiyor musunuz? İnat ettiniz o çikolatalı pastayı, yağlı ve yüksek kalorili besinleri tüketeceksiniz. Artık durmayın ve devam edin… Çünkü bu aşamada sizi zorlamak ve durdurmaya çalışmak yanlış olacaktır.
Tabi bunu derken yine de porsiyonlarınıza dikkat edin ve küçük parçalar tüketmeye özen göstermeye çalışın. Nasıl olsa artık yedim, bitirene kadar yiyeyim gibi bir düşünceye kapılırsanız büyük hata yapmış olursunuz. Burada unutmamanız gereken nokta; yiyeceğin türünden daha çok miktarının önemli olduğudur. Her şeyi kararında ve tadında bırakın.
